KADIN HAYATTIR

Söyleyeceğim bu sözü bir kahvede ya da büyük kalabalıklar içinde söylemiş olsam büyük bir çoğunluk bu da nereden çıktı diyeceklerdir bütün erkeklerin bilmesinde fayda vardır sevgili okurlar biz erkekler evlendiğimiz zaman bir kadınla değil yeni ve güzel bir hayatla evlenmiş oluyoruz seçtiğimiz bir eş değil hayatımızı çekip çevirebilecek bizi hayatın içinde dolaştırabilecek bir sırdaşla evlenmiş oluyoruz böyle söyleyerek her kadın böyledir de demiyorum cahil biriyle yapılan evlilik farklıdır hayatı kavramış kendisini geliştirmiş yetiştirmiş zeki bir kadınla evlenmek gerçekten muhteşem bir hayatla evlenmek demektir çünkü bu tür kadınlar hayata lezzet katarlar sevgili okurlar kadınlar erkeklerden çok daha duyarlı ve zekidirler öngörülüdürler çünkü geleceğin kokusunu erkeklerden önce sezerler açıkçası kadınlar erkeklerden çok daha yaratıcı ve de öngörü sahibidirler her erkeği hayatın içinde eşi gezdirir hayat Babil’in asma bahçeleri gibi katman katmandır evlendiğiniz kadın o katmanları teker teker sizi gezdirir benim sözünü ettiğim bu durumu kabul etmeyenler olacaktır abarttığımı düşünenler de olabilir saygı duyarım ama fikrimi de söylerim biz erkeklerin yaşadığımız şeyler yediğimiz yemekler giydiklerimiz seyrettiğimiz manzaralar eşlerimizin düşünce davranışları ve beğendikleridir herkes de bilir ki eşimizin önerdiklerinin çok azına itiraz edebiliriz eşlerimiz tarafından kabul görmeyen hiçbir şeyi yapamayız yapmayız da zaten Filistinli bir yayıncı güçlü ve başarılı kadınları tanımak için üç yüz kadınla görüşüyor ve çoğunun dahi olduğunu görüyor ve söylüyor söz konusu kendi ülkemizin kadınları olmalı ne yazık ki kadınlarımızın büyük çoğunluğu enerjilerini ve yeteneklerini ev işlerinde tarlada tapanda bağda ve bahçede harcamaktadırlar elbette herkes de kabul edecektir kadınlarımızı en çok yıpratan şeylerin başında çocuk doğurma geliyor sekiz on çocuk doğuran kadında ne enerji kalır ne de düşünce tarihsel olarak da kadınlara hiç hoş davranmamışız özellikle de orta çağ Avrupa’sında yaşayan kadınlarımızı o dönemin insanları insan olarak değil herhangi bir madde olarak görmüşler bugün bizlere demokrasi veren Avrupalılar o günlerde milyonlarca kadını cadılık ve büyücülükle suçlamışlar şeytana tapma şeytanın işlerini yapma gibi insanlık dışılıklarla suçlamışlar bu yüzden binlerce kadını ateşe atmış yakmışlar idam ettirmişler büyük çoğunluğu da yakarak öldürmüşler bu işkence 17yy başlarında doruğa ulaşır cadılıkla suçladıkları bu kadınları tespit etmek için cadı avı denen bir kurum bile oluşturmuşlar keçileri ve filozofları bile bu mantık içerisinde görmüşler yani Dünya kadınları bugünkü geldikleri sahip oldukları hayata öyle kolay kolay gelmemişler yüzlerce kadın bu uğurda can vermiş asılmış kesilmiş ve yakılmışlardır bu tür kadın mücadeleleri ülkemizde de çok fazla anlatılmaz özellikle bir kesimin asla hoşuna gitmez idareciler de bu tür kadın mücadelelerini sevmez ve kabul etmezler şimdi size kadınların ne kadar büyük yaratıcı olduklarını iki büyük yazarın tolstoy ve dostoyevski’nin eşlerinden söz etmek isterim bu iki büyük yazarı da dünya ölçeğinde büyük yapan kesinlikle eşleridir tolstoy dünyaca ünlü eseri Savaş ve Barış’ı tam 16 kez yeniden yeniden yazmış kim yazmış derseniz eşi Sonya’dan başkası değildir mesela dostoyevskiyi yaşama bağlayan onu kumardan maceracılıktan geri çeken en sonunda da kitaplarının rahat yayınlanması için bir yayınevi kuran dostoyveskinin eşidir şimdi hatırlayamıyorum yazanını sanırım bir kitaptan okumuştum bir kadının kendi kendini bir erkeğin kendi kendini tanıdığından daha fazla tanır diyordu gerçekten de öyledir çünkü kadının öz alanı kendisidir herkes de bilir ki saatlerce aynanın karşısında makyaj yapar ve bunu da hiç sıkılmadan sıkıntıya düşmeden yapar bu da onun kendisine ne kadar önem verdiğinin göstergesidir erkeklerin böyle bir faaliyeti yoktur milyonlarca erkek kendini bile tanımadan yaşar ölür giderler işte bu yüzdendir ki kadınlar erkeklerden çok daha yaratıcı çok daha estetiktirler erkekleri ilgilendiren tek şey kadınlardır ama kadınlar her şeyle ilgilenirler kadınların hoşuna giden en önemli şey kendilerinin dinlenmesi ve önemsenmesidir kendilerini dinlemeyen eşlerini birkaç kez uyarırlar sonunda da bilindiği gibi boşanmayla sonuçlanır bir kadınla ne yapılır diye bir söz vardır sevgili okurlar en önce onu seversiniz onun için acı çekersiniz sonunda da bu yaptıklarınızı hatıra defterinize yazarsınız söz konusu kadınlar olunca söylemekte yarar var yeryüzündeki çok önemli savaşların en önemli nedenlerinden biri de kadınlardır mesela bu savaşlardan en önemlisi de Mısır kraliçesi Kleopatra için yapılan bir savaştır bu savaşta iyi veya kötü diyebilirsiniz yüzlerce yoksul ve gariban asker ölmüştür bence aşık olmak bir bütünün yarısı olmaktır ben bunun böyle olduğunu bilen kadınlar tanırım çok önemli bir sözdür kadınlara hakaret eden erkekleri kadınlar önce iyileştirir sever sonra da öldürürler