HOŞ GELDİN 2026

Cengiz Akgün

Zamanın durdurulamaz çarkı bir kez daha devrini tamamlıyor. 2025 yılını acısıyla tatlısıyla geride bırakırken, 2026’nın eşiğinde duruyoruz.

Her yıl sonu aslında bir muhasebe durağıdır; doğrularımızı, yanlışlarımızı, kazandıklarımızı ve kaybettiklerimizi teraziye koyduğumuz o sessiz an. Geriye dönüp baktığımızda heybemizde kalan en değerli şey, hiç şüphesiz tecrübedir. Yaşadığımız her olay bizi biz yapan birer öğretidir. Ancak asıl gerçek, her yeni başlangıcın ömür sermayemizden eksilen bir yılı temsil etmesidir.

Bugünün gergin atmosferinde, o eski yılbaşı kutlamalarını hatırlamak insanın içini burkuyor. Eskiden yeni yıl, sadece bir takvim değişimi değil; ailelerin bir araya geldiği, samimiyetin ve neşenin paylaşıldığı bir huzur limanıydı. Televizyonun karşısında toplanılan, tombala oynanan, kuruyemişlerin paylaşıldığı o sade ama derin mutlulukları barındıran geceler, toplumun ortak bir sevinçte buluşabildiğinin kanıtıydı. O günlerde kimse kimsenin kutlamasında art niyet aramaz, komşu komşunun sevincine gölge düşürmezdi.

Gerçekten güzel günlerdi.

Maalesef günümüzde bu masumiyetin yerini, kutlamalar üzerinden toplumu germeye çalışan sığ tartışmalar aldı. Elbette herkesin bir dünya görüşü vardır ve buna saygı duymak demokrasinin gereğidir. Ancak düşüncelerin şiddete dönüşmesine, başkaları üzerine baskı oluşturmasına asla geçit verilmemelidir. Yeni yıl kutlamalarının altında dini veya farklı niyetler arayanlar, maalesef hoşgörü iklimini zehirleyenlerdir. Bir çam ağacını kırmak, işyerlerindeki yeni yıl görsellerine saldırmak; inancın savunulması değil, ancak şiddet içerikli geri bir kafanın mahsulüdür.

Teoride kalan fikir ayrılıkları bir yere kadar anlaşılabilir, fakat bu durumun pratiğe yani saldırganlığa dökülmesi toplumsal barışımıza vurulan bir darbedir. Medeni bir toplum, farklı yaşam tercihlerine saygı duyabildiği ölçüde güçlüdür.

2026 yılına dair beklentimiz sadece rakamların değişmesi değil, zihniyetlerin güzelleşmesi ve o eski hoşgörülü günlerin nezaketine yeniden kavuşmaktır. Yeni yılın ülkemize huzur, barış ve kardeşlik getirmesini; daha fazla demokrasi, özgürlükler ve gönenç ile taçlanmasını diliyorum.

Geride kalan yıl ülkemiz adına hiçte olumlu şeylerin yaşanmasına izi vermedi.

Ömür takvimimizden bir sayfa daha eksilirken, nefret yerine sevgiyi ve saygıyı büyüteceğimiz bir yıl olması dileğiyle.

Hoş geldin 2026.