GEBZE 30 YIL ÖNCE BUGÜN KAYBETTİ!

Cengiz Akgün

27 Mart 1994 yerel seçimleri sosyal demokratlar için Gebze’de de sonun başlangıcıydı.

1989’da gerçekleşen seçimde Gebze’de yerel yönetimi kazanan sosyal demokratlar 30 yıl önce tamda bugün kaybetmişti.

Seçim sonuçları şöyleydi:

RP %33,4

ANAP % 19.4

SHP %15,3

DSP % 12,6

DYP % 10.7

CHP %5,3
Bu seçimde SHP-DSP ve CHP’nin toplam oyu %33,2 idi.

Eğer ortak aday çıkarsalar veya SHP’nin mevcut Belediye Başkanı M. Emin Akın’a destek verseydiler seçimi kazanmaları mümkün olabilirdi.

Ne var ki bölünerek Gebze’de seçim Refah Partisi’ne hediye ettiler.

Yetmedi, 18 Nisan 1999’da sosyal demokratlar-demokratik solcular yine aynı yanlışı bir kez daha tekrarlayınca Gebze’de seçimi kıl payı kaybettiler.

Bu seçimi Refah Partisi %26,93 ile kazanırken DSP ise %24,6 ay aldı.

Yüzde 10,7 oy alan CHP seçime girmese veya DSP ile iş birliği yapsa RP kaybediyordu.

Belki de bu sayede emekçi kenti Gebze’de uzun yıllar yerel yönetim sosyal demokratlarda olacaktı.

30 yıldır aynı çizgide birbirinin devamı olan sağ-muhafazakâr partiler Gebze’de iş başında.

Gebze’de değişen ne diye baktığımızda rahatlıkla hiçbir şey diyebiliriz.

Kenti, kendi siyasal anlayışına göre idare eden yerel yönetimler Gebze’ye geçen zaman içinde hiçbir şey katmadı.

Kendileri gibi yaşamayan, düşünmeyenler arka plana itildi, yok sayıldı.

En basitinden 30 yıl içinde Gebze Belediyesi tarafından düzenlenen sosyal-kültürel aktivitelere bakmamamız yeterli olur.

Kendi mahallelerinden paralar ödeyerek getirdikleri yazarlar, çizerler, konuşmacılar, isimler, tiyatro etkinlikler vb…

Sanki bu kentte onlardan başka yaşayan yok.

Ayrımcı, bizden olan ve olmayan tarzını benimsemiş yönetim anlayışı 30 yıldır sürüp gidiyor.

31 Mart 2024 seçimi sonrasında da görünen o ki bir 5 yıl daha devam edecek.

Peki, solcular, sosyal demokratlar ne zaman kazanacak?

Ne vakit kendi içlerinde çatışmaya, ayrışmaya son verip birlik, bütünlük içinde olacak?

Özellikle CHP!

CHP özüne dönmeden, sol şeride geçmeden, tarihsel sorumluluğunun önemine varmadan hiçbir şey düzelmez.

Umarım 31 Mart 2024 seçimleri CHP ve tabi ki Türkiye solu için yeni bir başlangıç olur.

On yıllardır Türkiye’yi yaşanmaz duruma getiren, demokrasiyi, özgürlükleri tırpanlayan sağ siyaset sandıkta vatandaştan gereken ve hak ettiği dersi alır.