Keleş, konut projelerindeki arsa maliyetlerinin toplam maliyetin yaklaşık %50'sini oluşturduğunu, Avrupa'daki %30-35'lik oranlara kıyasla bu durumun konut üretimini baskıladığını vurguladı. Son bir yılda bazı bölgelerde %10-15'lik düşüşler görülse de, bunun kalıcı bir trend olmadığını, jeopolitik risklerin azalması, faizlerin düşmesi ve yatırımcıların konuta yönelmesiyle fiyatların hızla yükselebileceğini ifade etti.
Başkan Keleş, yüksek konut kredisi faiz oranlarının vatandaşların konuta erişimini kısıtladığına ve konut sahipliği oranının son 5 yılda %65'ten %56-57'ye gerilediğine dikkat çekti. Bu durumun sosyal sınıflar arasında uçurum yarattığını ve sürdürülemez olduğunu belirtti.
SEKTÖRÜN KURUMSALLAŞMASI VE DENETİMİ İÇİN ZORUNLU
Sektördeki sorunlara çözüm olarak yeni arsa üretimi, altyapıların hızla tamamlanması ve imar planı mahkeme süreçlerinin hızlandırılması gerektiğini dile getiren Keleş, Müteahhitler Odası'nın kurulmasının da sektörün kurumsallaşması ve denetimi için zorunlu olduğunu söyledi.
Keleş, 2025'in ikinci yarısında jeopolitik risklerin azalması, faiz oranlarının düşmesi ve altın yatırımlarından nakite dönüşle birlikte sektörün canlanabileceğini ve konut fiyatlarında yeniden yukarı yönlü hareketler görülebileceğini öngördü. Son olarak, Dünya Bankası'nın Kocaeli için sunduğu düşük faizli kentsel dönüşüm finansman desteğinin ve Kocaeli Büyükşehir Belediyesi'nin hazırladığı yeni plan ve imar düzenlemelerinin riskli yapıların dönüşümüne önemli katkı sağlayacağını belirtti.