EKMEK ÖZGÜRLÜK

İsmail Kadı

Sıcak bir ağustos ayına yaklaştık.

Seçim günü yaklaştıkça toplumdaki gerilim zirveye doğru tırmanıyor.

Seçime mi gidiyoruz yoksa arenaya mı belli değil.

Cumhurbaşkanı adayları seçildikleri takdirde neler yapacaklarını geçtiğimiz hafta beyan ettiler.

Seçimlere bir ay gibi çok kısa süre kala adayların yaptıkları açıklamaları kapsamlı bir şekilde değerlendirme imkanı yok.

Yine de bazı konulara değinilmesi gerekiyor.

Geçmişte kimi eylem ve söylemleri bir tarafa, Ekmeleddin İhsanoğlu’nun açıklamalarında çok olumlu bulduğum iki önemli konu var.

Bunlardan birincisi, sınırsız düşünce özgürlüğü, ikincisi ise bilimsel araştırmalara önem verilmesidir.

Bu iki konu Türkiye’nin her bakımdan gelişmesinin önünü açacak kilidin anahtarıdır.

Geçmişte bu toplumun çok sayıda yaratıcı, üretken insanı, düşünceleri nedeniyle ülkeyi terk etmek zorunda kaldı.

Yurtdışına gitmeme konusunda direnenler ise acımasızca öldürüldü.

Üstelik bu cinayetleri işleyenlerin büyük bir bölümü bulunamadı ya da bulunmak istenmedi.

Bu yüzden ülkemizin düşünce ve yaratıcılık zemini tamamıyla çoraklaştı.

Düşünce özgürlüğü tüm özgürlüklerin anahtarıdır.

Sınırsız düşünce özgürlüğü yoksa diğer özgürlüklerin gelişme şansı kalmaz.

Düşünce özgürlüğünün olmadığı bir yerde ifade, anlatım, toplantı ve örgütlenme gibi yaratıcı fikirler gelişemiyor.

Kısacası düşüncenin bir kesimi korunurken, diğer kesimi baskı altında olmamalı.

Bu nedenle Cumhurbaşkanı adayı seçildiğinde sınırsız düşünce özgürlüğü için çaba göstereceği sözünü vermesi tüm toplum kesimleri için olumlu işarettir.

Demek ki, bu ülkenin en temel ihtiyacı özgürlüktür.

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.