CHP’nin işçi başkanı: Her darbe tek adam düzenidir

CHP Darıca’da Gökhan Aktaş’ın tatilde olması nedeniyle başkanvekilliğini üstlenen işçi Mesut Akçam, 12 Eylül’ün 40’ncı yılı açıklamasında, “Her darbe tek adam düzenidir” dedi

40 yıl önce ABD’nin kumandasındaki beş general öncülüğünde gerçekleşen ve en ağır darbelerden birini özetle emek hareketine vuran 12 Eylül askeri darbesini, CHP Darıca İlçe Başkanlığı’nı geçici süreyle vekaleten üstlenen işçi Mesut Akçam pas geçmedi.

PARTİSİNDE DE ÖRGÜTÇÜ 

Akçam, CHP Darıca İlçe Örgütü’nün son kongresinde Gökhan Aktaş’ın listesinden yönetime girmiş, yönetimin kendi arasındaki görev dağılımında da örgütlenmeden sorumlu ilçe başkan yardımcılığı görevini üstlenmişti.

BASİT PAYLAŞIMLARLA GEÇİŞTİRMEDİLER

Gökhan Aktaş kısa bir süreliğine tatil iznine çıkarken yokluğunda başkanvekilliğini Mesut Akçam üstlendi. Akçam ilçe yönetimine, “12 Eylül askeri darbesini sosyal medyadan basit kınamalarla geçiştirmeyip basın açıklaması ile içeriğini hatırlatarak kınayalım” diye önerdi. Akçam’ın önerisi kabul edildi. Akçam, CHP Darıca İlçe Örgütü adına yaptığı yazılı açıklamada, “Askeri veya sivil darbeler demokrasiyi ortadan kaldırmaya yönelik girişimlerdir ve tek adam düzenidir” dedi. Akçam şunları kaydetti:

 

BİREYİN YOK EDİLDİĞİ TARİHTİR

 

12 Eylül darbesinin üzerinden 40 Yıl geçti.

Aslında bugün yaşadığımız tüm olumsuzluk taşlarının döşenmesinin hızlandırıldığı tarihtir 12 Eylül.

Demokrasinin en ağır darbe aldığı, Cahiliye devrinin başladığı, insanlığın değerlerinin yok edildiği, toplumsal bütünlüğü, birliğin, adaletin, vicdanın, özgürlüğün, insan haklarının, bireyin yok edildiği tarihtir.

UNUTMADIK: “ASMAYALIM DA BESLEYELİM Mİ?”

Ülkeye karanlık günler yaşatan darbeciler, acısı yıllarca hafızalardan silinmeyecek idam kararlarının da mimarı oldu.

17 yaşında astırılan ve darbe komutanın Erdal Eren için söylediği "Asmayalım da besleyelim mi?" sözü ise hafızalardaki yerini koruyor.

Kanlı uygulamaların yanı sıra demokrasi de askıya alındı. Meclis devre dışı bırakıldı.

ÇOK AĞIR BİLANÇO

650 bin kişi gözaltına alındı, açılan 210 bin davada 230 bin kişi yargılandı, 7 binden fazla kişi için de idam cezası istendi. 517 kişinin "ölüm cezasına" çarptırıldığı süreçte, 50 kişi idam edildi. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından 14 bin kişinin çıkarıldığı bu dönemde, yaklaşık 100 bin kişi "örgüt üyesi olma" suçundan yargılandı, 30 bin kişi ise "sakıncalı" olduğu iddiasıyla işlerinden edildi.

İNSANLIK ONURUNU HİÇE

SAYANLARAN ANAYASASI

Kültür ve sanat hayatının da hedef alındığı bu dönemde, filmler sakıncalı bulunduğu için yasaklandı, 4 bine yakın öğretmen ve yüzlerce üniversite görevlisinin işine son verildi. Onlarca gazeteci için de binlerce yıla varan hapis cezaları istendi.

İnsanlık onurunu hiçe sayan uygulamaların mimarlarının hazırladığı anayasa, 1982'de yapılan referandumla yüzde 92'lik "evet" oyu aldı.

ASLA VAZGEÇMEYİZ!

Tüm bunların önemini her geçen gün daha iyi anlasak da yetiştirilen nesiller maalesef habersiz.

Unutmamak gerekir ki; Askeri veya sivil darbeler demokrasiyi ortadan kaldırmaya yönelik girişimlerdir ve tek adam düzenidir. Biz; demokratik yapıyı ve hukuk düzenini hedef alan, ister askeri ister sivil bütün darbelerin ve darbe rejimlerinin karşısındayız. Demokrasi ve hukuk mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz!

Türkiye’yi çağdaş demokrasi hedefinden gericiliğe sürükleyen, ülkemizi karanlığa mahkûm etmeye çalışan 12 Eylül’ü ve tüm darbeleri kınıyoruz. (Haber Merkezi)

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

GÜNDEM Haberleri