31 Mart 2024 yerel seçimleri ve sonuçları itibariyle Gebze siyasi tarihinde unutulmaz bir dönemeç olarak anılacak gibi görünüyor. Zira, 30 yıl sonra ilk kez CHP'nin Gebze'de seçim kazanma ihtimali bu kadar yakınken, partinin genel merkezinin aldığı kritik bir karar, bu tarihi fırsatın elden kaçmasına neden oldu. CHP'nin Gebze'de aday çıkarmama stratejisi, birçok seçmen tarafından hayal kırıklığıyla karşılandı ve seçim sonuçlarını derinden etkiledi.
AK Parti'nin adayı Zinnur Büyükgöz, bir önceki seçime göre oylarını düşürmesine rağmen, %36,94'lük bir oranla belediye başkanlığını bir kez daha kazanarak görevine devam etti. Ancak, seçim sonuçlarına daha yakından bakıldığında, CHP'nin aday çıkarmamasına rağmen aldığı oy oranı, ne kadar büyük bir potansiyeli heba ettiğini gözler önüne seriyor.
Parti, belediye başkanlığı için resmi bir aday göstermemesine rağmen, belediye meclisi seçimlerinde 31.768 oy alarak %15,63'lük bir dilime ulaştı. Bu, aday olmadan dahi hatırı sayılır bir seçmen kitlesini elinde tutabildiğini kanıtlıyor. Peki, bu potansiyel oylar, CHP'nin kendi adayıyla buluşsaydı sonuç ne olurdu?
Aday çıkarmama kararı, doğal olarak CHP'li seçmenlerin bir kısmını diğer partilere yönlendirdi. Özellikle İYİ Parti ve TİP'in aldığı yüksek oy oranları, bu seçmen kaymasının en belirgin göstergelerinden biri. İYİ Parti adayı Sadık Güvenç %19,99, TİP adayı Erkan Baş ise %19,91 oy alarak dikkat çekici bir performans sergiledi. Bu oyların önemli bir bölümünün, aday bulamayan CHP'li seçmenlerden geldiği aşikâr. Bu durum, CHP'nin tek başına bile kazanabilecekken, rakiplerini güçlendiren bir strateji izlediğini düşündürüyor.
Bu seçim, "neden kazanılabilecek bir seçim kaybedildi?" sorusunu akıllara getiriyor. CHP'nin genel merkez stratejisi, yerel dinamikleri göz ardı ederek mi alındı? Yoksa Gebze'de güçlü bir aday bulmakta mı zorlanıldı? Bu soruların cevabı, gelecekteki seçimler için büyük önem taşıyor.
2029 yerel seçimleri için CHP'nin bu tecrübeden ders çıkarması, sadece Gebze için değil, Türkiye genelindeki yerel yönetim stratejileri için de kritik olacaktır. Gebze'de kaybolan bu büyük fırsatın bir daha tekrarlanmaması için, yerel dinamiklere daha duyarlı ve cesur adımlar atılması bekleniyor. Aksi takdirde, 30 yıllık hasret, bir 5 yıl daha uzayabilir.