Avrupa’nın en büyük ordusu

 

 

Avrupa’da bu düzeyde bir ordu olduğunu sanmıyorum. Dünyadan emin değilim, belki vardır. Ama, dünyada var olsa bile bizdeki ki ordu kadar donanımlı olduğu söylenemez.

Sözünü ettiğim ordu, son derecede yüksek teknolojiye ve silahlara sahip bir ordu değil. Son derecede gelişkin, yetenekli ve her koşulda çaba gösterebilecek milyonların yer aldığı İŞSİZLİK ORDUSU’dur.

TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Sosyal Politikalar Merkezi’nin yayınladığı işsizlik raporu buna işaret ediyor. Merkezin, “Sanayide Gelişmeler ve İstihdam Eğilimleri” adıyla yayımlanan aylık raporunda, işsizliğin Aralık 2012’den bu yana sürekli artış gösterdiğine yer veriliyor.

Aralık 2014’ün işsizlik oranını yüzde 10.8 olarak tahmin eden rapor, aynı yılın Kasım ayında işsizliğin bir önceki aya göre 0.3 puan artarak 10.7 olduğuna dikkat çekiyor. TÜİK verileri de, 2013 yılının aynı ayına göre işsizlik artışının yüzde 1.3 olduğunu işaret ediyor.

Dedim ya,  Kasım 2012’den beri işsizlik düzenli bir artış kaydediyor. Bu oran az buz değil, yüzde 24 civarında.

Bu rakamların sosyolojik sonuçları ise daha vahim…

Bu konuyu araştıran Şenol Kurt, ‘’İşsizliğin psiko-sosyal sorunları ve Türkiye üzerine muhtemel etkileri’’ konulu yayınının giriş bölümünde şu ifadelere yer veriyor:

‘’Toplumsal sorunların ardında ekonomik nedenlerin aranması sık karşılaşılan bir durumdur. İşsizlik de yarattığı ekonomik sorunlarla toplumsal yapıya etkide bulunmaktadır. İşsizliğin yarattığı sorunların temelinde sadece ekonomik güdülerin aranması hatalı bir olgudur. Çalışmanın kendisi bizzat kişiliğin oluşması için gereklidir. İşsizliğin bireylerin üzerindeki mental etkisinin yanında, aile kurumu üzerindeki etkisi de toplum için önemlidir. İşsizliğin bireyler ve aileler üzerinde gösterdiği etkiler, ülkelerin sosyal, kültürel ve ekonomik özelliklerine bağlı olarak farklılıklar gösterebilir. İşsizlik sonucunda oluşan sorunlar arasındaki ülkelerarası farklılıklar çok derin olmamakla birlikte, sorunların yaşanma süreçleri ve süreleri büyük farklılıklar gösterebilmektedir. Bireylerin ve ailelerin işsizliğe karşı göstermiş olduğu tepkiler, bir ülkenin kendi içinde de, küreselleşmeye ve buna bağlı olarak yaşam biçimlerinin değişikliğe uğramasıyla zaman içinde farklılıklar göstermektedir.’’

Bu farklılıklar, bizim toplumumuzda farklı biçimde dışa yansımaktadır. Bunun sonucu olarak, sıkça travmalarla karşılaşıyoruz.

Bu yüzden de, Avrupa’nın en büyük ordusunun durumu iyi değil demek meseleyi abartmış olmak anlamına gelmez.

Avrupa’nın en büyük ordusu, yeterli bilimsel donanıma sahip,

Avrupa’nın en büyük ordusu, yeterli teknik donanıma sahip,

Avrupa’nın en büyük ordusu, yeterli çalışma kabiliyetine sahip,

Ama, çalışacak iş yok. İş olanağı yaratan alanlar da gittikçe daralıyor. Üretim alanları iyiden iyiye azalırken, hizmet alanlarındaki genişlemenin ülke insanımızın ihtiyaçlarını karşılayacak bir doğru orantıya sahip olmadığı da ortaya çıkmıştır.

Hizmet sektörü yaşam standartları iyice düşürülen insanlar toplamı oluşturdu.

Hizmet sektörü hak arayışı içinde olmak yerine biat eden, boyun eğen bir toplam yarattı.

Hizmet sektörü, Avrupa’nın en büyüğü olsa da, işsizler ordusunu hareketsiz kıldı.

Şimdi bütün uğraşları, o ordunun aktif hale geçmesini önlemek. Bütün planlar bunun üzerine yapılıyor ve gerekli önlemler alınmaya çalışılıyor.

Korkunun ecele faydası olmadığı biline biline…