Orçul Platformu’ndan Sivas anması

Orçul Platformu’ndan Sivas anması

Başkanlığını CHP Çayırova Gençlik Kolları eski Başkanı Erdem Sünbül’ün yaptığı Orçul Gençlik Platformu, Sivas Katliamı’nda hayatını kaybedenleri andı, katliamı kınadı.

Başkanlığını CHP Çayırova Gençlik Kolları eski Başkanı Erdem Sünbül’ün yaptığı Orçul Gençlik Platformu, Sivas Katliamı’nda hayatını kaybedenleri andı, katliamı kınadı. Kartal’da gerçekleşen program basın açıklamasının ardından şiir ve müzik dinletisi ile sürdü. Etkinliğe Çayırova’dan çok sayıda platform üyesi de katıldı. Başkan Sünbül açıklamasında şu görüşlere yer verdi: 
“Birimize bir şey olursa kalanlar ne yapar diye sorulduğunda, ‘Kalanlar, ölenler için şiirler yazar.’ denilerek bekleniyordu ölüm. Hemen hemen her milletin tarihinde zihinlerden kazınamayacak yaralar vardır. 2 Temmuz 1993’te Sivas’ta olanlar da Türkiye tarihinin en utanç dolu anılarından biridir. Madımak Olayı sonucunda 33 aydınımız, iki otel görevlisi yaşamını yitirdi.
HÜKÜMETİN KAYITSIZLIĞI
Koalisyon hükümetinin başbakanı Tansu Çiller’in, ‘Çok şükür, otel dışındaki halkımız bir zarar görmemiştir’ ve dönemin cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in, ‘Olay münferittir. (…) Karşılıklı gruplar arasında çatışma yoktur. Bir otelin yakılmasından dolayı can kaybı vardır’ şeklindeki açıklamaları, Hükümet’in duruma ne kadar kayıtsız kaldığının göstergesidir. 
TEK GERÇEK VARDI: KATLİAM
Sivas Katliamı davası 20 yılın ardından 2012 yılında zaman aşımı gerekçesiyle kapatıldı. Peki ya suçlu yada suçlular kimdi? Yıllar içerisinde bu soruya çeşitli cevaplar verildi. İhmalkar davranan İçişleri Bakanlığı, olayın vehametini manipüle eden yerel yönetim, hızla galeyana gelmiş bir grup, olayı bastırmamış ya da bastıramamış asker ve polis… Hatta iddialı konuşmasıyla Aziz Nesin. Her biri suçlananlar arasında idi. Binlerce yorum arasında tek bir gerçek vardı: Katliam! İnsanı kıran yine insan olmuştu. İnsanlık tarihine kara bir leke olarak geçen ve benzerlerine Ortaçağ dönemlerinde rastlanılan bu katliamının hukuki süreci de ne yazık ki en az bu katliam kadar yüreklerimizi yakmıştır. Bugün bile Madımak’ta yaşananlar ülkemizin ortak acısı olarak ilk günkü tazeliğini ve yerini korumaktadır.
SORUMLULUK DÜŞÜYOR 

Toplumsal ayrıştırma ve kutuplaştırmanın nelere yol açtığını 2 Temmuz 1993'te hep birlikte gördük. Aynı acıların bu topraklarda bir daha yaşanmaması için tüm siyasetçiler başta olmak üzere hepimize büyük sorumluluklar düşmektedir. Sivas Katliamı; Cumhuriyete, demokrasiye, özgür düşünceye ve en önemlisi insanın yaşama hakkına bir saldırıydı. Yüreklerimizde hala sönmeyen büyük bir yangın var. Bu katliamın tarihte son olmasını temenni ediyorum. Umarım herkes elini taşın altına koyarak bu tür katliamların önüne geçmeye çalışır. 
Bu duygu ve düşüncelerle Cumhuriyet düşmanlarının sistematik saldırıları sonucu hayatlarıyla bedel ödeyen 33 aydınımızın anıları önünde saygıyla eğiliyorum. Madımak’ı unutmadık, unutturmayacağız!

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.