Cengiz Akgün

Cengiz Akgün

MURAT TOSUNOĞLU’NA DAİR…

MURAT TOSUNOĞLU’NA DAİR…

Gazeteci arkadaşım Murat Tosunoğlu’nu çok genç sayılacak 48 yaşında 9 yıl önce kaybetmiştik.

Önceki gün ölüm yıldönümüydü.

Murat Tosunoğlu yakından tanıdığım meslektaşımdı aynı yöreden hemşerimdi.

Tosunoğlu, çok zorluklar içinde yerel basında tutunmaya çalıştı.

Son dönemlerinde kurduğu, ‘Kocaeli Gerçek’ internet sitesi ile 7/24 haşır neşir oldu.

Ara sırada haftalık gazete çıkardığı olurdu.

Ne var ki maddi olanaksızlıklar, kötü ve düzensiz yaşam biçimi Murat Tosunoğlu’nu yavaş, yavaş tüketti.

Bir gün sabaha karşı ofisinde geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitirdi.

Ki, ofisi aynı zamanda evi ve barındığı tek yerdi.

Murat Tosunoğlu’nu çok iyi veya kötü gazeteci olarak kategorize etmek gibi bir basitlik içinde değilim.

Şu bir gerçek ki, mesleği yaptığı zaman içinde hep muhalifti hiçbir zaman güç-iktidar sahiplerinin sesi, borazanı olmadı.

Tabi Murat ile çok anımız var.

Bir gün kendisiyle sohbet ediyorduk, çay içtim kalkacaktım “Nereye? “ diye sordu. Bende çocuğa okul için çanta alacağımı söyledim. “Bir dakika beklesene geliyorum” dedi ve çıkıp gitti. 10-15 dakika sonra bir baktım Murat Tosunoğlu elinde çanta ile geliverdi. Ne yaptın ben alacaktım diye biraz sitem ettim, “Yeğenime okul hediyem olsun”dedi.

Böyle bir insandı.

Tabi yerel gazeteci olmak zor iştir!

Benim mesleğin içinde kalma nedenim yazmayı ve gazeteciliği çok sevmemdi.

Rahmetli İsmail Kadı ve Ragıp Demirkol’un sahibi olduğu o zaman ki Demokrat Gebze Gazetesi’nde başladıktan 1 ay sonra işi bırakmaya karar verdim.

‘’Ben yapamayacağım ayrılmak istiyorum’’dedikten sonra Ragıp Demirkol her zamanki gibi adeta terapist tarzı konuşmasıyla ‘’Devam et, sende gazetecilik yapacak kumaş var’’dedi.

O konuşmadan sonra başka hiçbir iş yapmayarak yalnızca gazeteciliğe devam ettim ve bugünlere kadar geldim.

Şimdi gazeteciyim demek çok kolay.

Nedeni şu ki mesleki yatkınlık, çaba, yetenek falan gerekmiyor.

Herhangi bir yerel gazetede kabiliyete, kişiliğe bakılmadan işe alınıp gazeteci diye tanımlanabiliyorsun.

Tabi naylon gazeteci!

Formaliteleri (sigorta, habere imza v.) yerine getirdikten sonra o vasıfları taşımazsanız bile gazeteci sayılabiliyor hatta sarı basın kartı dahi alabiliyorsunuz.

Geçtiğimiz hafta Marmaris’te gerçekleşen yerel basın çalıştayında meslektaşlarımız bu konu üzerine konuştu.

Yerel basının sadece mali değil ayrıca mesleğin devamını sağlayacak gazeteci niteliği taşıyacak yeni jenerasyonun pek olmadığının üzeri kalınca çizildi.

Murat Tosunoğlu arkadaşımı, meslektaşımı saygıyla anıyorum, ışıklar içinde uyusun.

Bu yazı toplam 1999 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
Cengiz Akgün Arşivi