12 Eylül faşist darbesinin üzerinden tam 43 yıl geçti.

12 Eylül, Türkiye’de demokrasinin, özgürlüklerin, hukuk ve adaletin yok edildiği bir sürecin başlangıcıdır.

12 Eylül, aydınlanmanın yerini karanlığın, bilimin yerini hurafenin, arabesk yaşam tarzının devlet destekli kök saldığı bir dönemdir.

12 Eylül, emeğin, işçi haklarının yok edildiği, kapitalizmin en vahşi şekilde tahakküm kurduğu ABD tandanslı projedir.

12 Eylül, işkencedir, idamdır, hapistir, sürgündür, ölümdür!

Kısaca 12 Eylül, insan onurunun faşist bir şekilde ayaklar altına alınmasıdır.

12 Eylül’ün insan hak ve özgürlüklerine vurduğu darbenin yanı sıra toplumsal yaşamı da dönüştürdü.

Arabesk, kaderci yaşam biçimi 12 Eylül’ün bir projesi olarak topluma zerk edildi.

Acı soslu, kaderci filmler, şarkılarla toplum siyasal alandan sistematik olarak uzaklaştırıldı.

Topluma öylesine ağır ve büyük bir baskı uygulandı ki hiç kimse gıkını çıkaramadı.

Sindirilmiş, susturulmuş, boyun eğmiş yeni bir insan tipi yarattılar.

12 Eylül aynı zamanda Cumhuriyet ve devrimleri karşıtı yapılarında yeşermesine neden olan adımları attı.

Solcular darbenin hedefinde ilk sıradaydı ve en ağır bedel solculara ödetildi.

‘Tarafsız’ imajı vermek için bir tane sağcı idam edilirken, 10 solcu dar ağacına gönderildi.

43 yıl sonra Türkiye’nin bugünkü hali 12 Eylül darbesinin eseridir.

Hâlen demokrasi tam değilse, laiklik sadece kâğıt üzerinde kalmışsa, Cumhuriyetin tüm kazanımları yerle yeksan edilmişse bu 12 Eylül projesinin sonucudur.

Faşist darbenin bilançosu şöyle:

650.000 kişi gözaltına alındı, 1 milyon 683 bin kişi fişlendi, açılan 210 bin davada 230 bin kişi yargılandı, 50 mahkûm asıldı. 98 bin 404 kişi "örgüt üyesi olmak" suçundan yargılandı. 30 bin kişi "sakıncalı" olduğu için işten atıldı. 14 bin kişi yurttaşlıktan çıkarıldı. 30 bin kişi "siyasi mülteci" olarak yurt dışına gitti. 300 kişi kuşkulu bir şekilde öldü. 171 kişinin "işkenceden öldüğü" belgelendi. Cezaevlerinde toplam 299 kişi öldü. 937 film "sakıncalı" bulunduğu için yasaklandı. 23 bin 677 derneğin faaliyeti durduruldu. 3 bin 854 öğretmen, üniversitede görevli 120 öğretim üyesi ve 47 hâkimin işine son verildi. 400 gazeteci için toplam 4 bin yıl hapis cezası istendi. Gazetecilere 3 bin 315 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Gazeteler 300 gün yayın yapamadı. 39 ton gazete ve dergi imha edildi. 300 gazeteci saldırıya uğradı. 3 gazeteci silahla öldürüldü.

12 Eylül’ü unutma!