Transfer tahtasının kapalı olduğu, yemeğin çıkmadığı, suların akmadığı, futbolculara verilen sözlerin tutulmadığı, tüm siyasilerin yok sayıp kapısına kilit vurmak istediği bir dönemden bugüne geldik.

İlker Çakır yönetiminin 7/24 çalışıp kulübü temize çıkarma direnişiyle hayat bulan Gebzespor’un kimliğine, camiasına ve geleceğine yapılan karşılıksız yatırımlara şahitlik ettik. İnancımızı bizleri takip edenlerle paylaştık.  Yapılanları A’dan Z’ye topluma en şeffaf biçimiyle anlatmaya gayret ettik.

Saha dışında kusursuz bir yönetim sergileyerek birinci aşamayı başarıyla tamamlayan yönetim tüm camia ve bölge tarafından taktir edildi. Örnek kulüp oldu.

Sıra ikinci aşama olan  “saha içi” sorunlarını çözmeye geldi. Sportif  başarıyı yakalamak içinde sabır, istikrar ve işi ehli olanlara teslim etmek gerekiyor. Her yıl milyonlar harcayıp üst düzey takım kurup,  6 yılda 3.lige zor çıkan Zonguldak Kömürspor, 11 yıl sonra 3.ligi gören il takımı Tekirdağspor örneklerinde olduğu gibi BAL ligi her yönüyle çok ilginç lig; Bu lige düştün mü yandın!

 Lig amatör desen amatör değil, profesyonel desen profesyonel değil, mahalle takımları il takımlarını yenebiliyor. Hafta içinde nasıl çalıştığının bir önemi yok. Günün de olan, golleri atan kazanıyor. Tek sistem var sahada savaşman gerekiyor.

3 yıldır BAL liginin takip ediyorum şunu gördüm;  Tekmeye kafa sokmayana, yakaladığı net fırsatlardan bir kaçını golle sonuçlandıramayanlara bu ligde başarı yok.