İsmail Kadı

İsmail Kadı

ŞİDDET HER YERDE...!

ŞİDDET HER YERDE...!

 

Nereden nereye geldiğimizi bilmem anlatmaya gerek var mı...

25 Kasım Cumartesi günü kadına yönelik şiddete karşı mücadele gününde bir dizi etkinlikler yapıldı.

Bunlardan bir tanesinden oldukça etkilendim.

Gebze Kent Meydanında genç bir kız elinde kırmızı bir zarf içerisine yerleştirilmiş el ilanlarını dağıtıyordu.

Genç kızımızın yanına yaklaştım, zarflardan bir tanesini elime uzattı.

Zarfın kapağını açtım yazının başlığı “Merhaba dünyayı güzelleştirecek olan” devamında şu ifadelere yer verilmiş;

“Bugün 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddet ile mücadele günü bu günlerde kadına yönelik şiddet toplumumuzun en büyük kanayan yaralarından birisidir.

Her gün kadına yönelik saldırılar artarak devam ediyor.

Peki kim bu kadınlar...

Bazan birimizin annesi

Kız Kardeşi

Eşi ve en çok sevdiği kız arkadaşı hatta sevgilisi olabiliyor.”

Bu duruma nasıl geldik.

Bu şiddet sarmalı içerisinden nasıl çıkarız.

Öncelikle devlet bu şiddet sarmalından arındırılmalı.

Genç bir kızın kırmızı zarf içerisine yerleştirmiş olduğu kadına yönelik şiddet karşıtı el ilanı konusu oldukça düşündürücüdür.

Eğer şiddet karşıtı bir bildiriyi veya el ilanını genç bir kız dağıtmakta sıkıntı yaşıyorsa bu durum anlaşılır gibi değil.

Demek ki, açıktan zarfa konmamış bir el ilanı dağıtma korkusu var.

Önce bu korku duvarına nasıl geldik.

Hergün sosyal medya üzerinden bir dizi ilhayatçı din adamı kisvesi altında kendine münasır, belirsiz kişiler kadınlara tehditler yağdırıyor.

Bunların bir kaçını sizinle paylaşmak istedim.

Daha fazlasını yazmayı yüreğim el vermiyor.

“Kadını dövün” diyen ilhayatçı bir insanın ruh hali “küçük yaşta kız çocukları ile evlenilir” diye fetva veren hatta “çocuklarınızı okula göndermeyin” pantolon giyen kadına yönelik aşağılayıcı ifadeler teşvik ediliyor.

Hepsinden daha önemlisi devleti yönetenlerin aşağılayıcı sözlere karşı kayıtsız kalmış olması en tehlikelisidir.

Tabiki herşey eğitimle başlıyor.

Ekonomik nedenlerle sorunlar büyüyor.

Bizim kuşağımız bilinçli, çağdaş, aydınlıkçı eğitimciler tarafından eğitildi.

Şimdiki yaygın anlayış hiç bir şey olamazsan kapağı devlete at, gerisi önemli değil.

Durum böyle olunca şiddet sarmalı toplumu teslim alır noktaya doğru gidiyor.

Kadını korumayan devlet aileyi ayakta tutamaz.

Cihatçı kafalar, kadını yok sayan düşüncelere sessiz kalındığı sürece tablo hergün ağırlaşır.

2017’nin ilk on ayında 240 kadın ve kız çocuğu öldürüldü.

77 kadına tecavüz edildi.

286 kız çocuğuna cinsel istismarda bulunuldu.

338 kadına şiddet uygulandı.

Bir de cinsel suçlarla ve kadına yönelik şiddet konusunda yargıya yansımayan rakamlar hesap edilirse durum oldukça iç karartıcıdır.

Talimat almadan görev yapmayan kişilere ithaf olunur!

Şiddet büyük sonuçlar ürkütücü.

Gelecek konusu karamsar...

Gerçekleri kimse duymak ve görmek istemiyor.

Yaklaşan tehlikenin iki önemli ayağı var.

Biri eğitimdeki çöküş diğeri ekonomik dengelerin alt üst oluşu.

Varın gerisini siz düşünün...

Bu yazı toplam 1381 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsmail Kadı Arşivi