Güven Çağlayan

Güven Çağlayan

KULÜP YÖNETİCİLERİ VE SPOR BASINI

KULÜP YÖNETİCİLERİ VE SPOR BASINI

 

 

Spor gazeteciliğinin itibarsızlaştığı, değersizleştirildiği ve neslinin giderek tükendiği bir dönemden geçiyoruz.

Spor muhabiri, spor kulüplerinin sesidir.  Bu doğrultuda hak ettiği değeri görmemektedir. Haber yapma, fotoğraf çekme, reklam yapma noktasında son derece; değerli, saygıdeğer ve güzide olan biz basın mensupları ne yazık ki destek noktasında yöneticilerin tepeden kibirli baktığı mensuplar olarak mesleği icra etme noktasında giderek itibar, heyecan ve imkan kaybı yaşamaktayız. Spor camiasına hizmet eden gazeteci sayısı bu bölgede bir elin parmaklarını geçmiyor.  Bir çok kulüp yöneticisi maçlarda, toplantılarda spor muhabiri görememekten şikayetçi bunun nedeni spor muhabirliği mesleğini yapacak imkanı olmayan kişilerin farklı iş hayatına yönelmelerinden kaynaklı olduğunu bir kez daha hatırlatmak istiyorum. Aylık 10 TL gazete abone parasını vermeyi büyük ve saçma gören kulüp yöneticilerimizin hakaret ve küfür yediği halde bazı amatör futbolcuların ceplerine milyarlar koyarken görmek bu mesleğin değersizleştirildiğinin, yok sayıldığının kanıtıdır.  Yöneticileri gazetelerinde yazan, başarılarını paylaşan,onure eden binlerce kişinin tanımasına aracı olan spor muhabirleri hak ettiği değeri maddi ve manevi olarak görmemektedir. Asıl sıkıntı budur.

KÜÇÜK HESAPLAR!

2 sezon önceydi... Dönemin Darıca Gençlerbirliği Teknik Direktörü Mehmet Kaya, spor muhabirleri ile haftanın salı günleri tesislerde basın toplantısı yapma kararı aldı. Bizim meslektaşlarımızdan biri, haberin gazetelerde erken çıkması için toplantının öğle saatlerinde olması gerektiğini ifade etti. Teknik Direktör Mehmet Kaya’da içten samimi adamdır. Hem yemek yeriz o saatlerde, hem de sohbet ederiz dedi. Devreye Darıca Gençlerbirliği Kulüp Başkanı Halil Akbaşoğlu girdi. Bu sezon tasarruf yapacağız. Yemekten bile tasarruf yapmamız gerekiyor diyerek yemekli toplantı konusunu başlamadan kapattı. O sezon Darıca Gençlerbirliği 3 milyon TL harcadı. Yedek kulübesinde oturan futbolcuların aldığı yıllık ücretle değil 4 tane spor muhabiri,  Darıca halkı doyuyordu. İnsan unutamıyor hatta utanıyor.

  Bakış açısı, niyet samimi olmayınca sportif başarı da uzun vadede kısmet olmuyor. Özellikle hedefi olan spor kulüpleri başarı hedefliyorsa; Bu ancak bütünleşmeyle, sevinci hüznü paylaşmayla olur. Küçük hesaplarla olmaz. Bunu algılayabilecek, profesyonel düşünen yönetici sayısız çok az bölgemizde.Sportif başarısızlık bu yüzden.

RAMİZ SOYDAŞ VE SULTANORHANSPOR

Bilindiği gibi Ramiz Soydaş Kocaeli bölgesinin tecrübeli Teknik adamlarından biridir. Geçen sezonun ortasında Sultanorhanspor’da önce Teknik Direktörlüğe ardından etik görülmeyerek Genel Koordinatörlüğe getirildi. Felsefi konuşmalarıyla Sultanorhanspor yöneticilerince baş tacı yapıldı. Geçen yıl görev yaptığı süre içinde konuşmalarında geleceğe dair planlar doğrultusunda, yöneticileri çok samimi bulduğunu bu yüzden Sultanorhanspor’da olduğunu sık sık ifade etmişti. Sultanorhanspor adına BAL ligi eleme maçlarını izlemek üzere şehir şehir gezdi. Futbolcu izledi. Ardından ismi dev bütçeli Körfez FK projesinde anılmaya başlandı. Gönlüde Körfez FK’daydı. Duyumlara göre de anlaşmak üzereydi. Körfez FK projesinin başındaki isimlerin farklı tercihi sonrasında Ramiz Soydaş rotayı yeniden Sultanorhanspor’a çevirdi. Yeniden anlaşma yapıldı.Geçen sezon yaptığı konuşmalarda Sultanorhanspor için geleceğin planlarını yaptığını ifade eden Ramiz Soydaş Körfez FK ile anlaşmış olsaydı. Geçen yıl ki, onca söylemler ve planlar boşa mı gidecekti? Sultanorhanspor yönetimi yarı yolda bırakılmış olmayacak mıydı?  Aklı Körfez FK’da kalan bir Teknik Direktörün ne kadar verimli olacağını ilerleyen dönemde göreceğiz. Burada samimiyet noktasında, etik olmayan bir davranış var mıdır taktir sizin!Sultanorhansporuzun vadeli başarı istiyorsa; çevresiyle barışık olmalı; temeli karşılıklı sevgi ve samimiyet üzerine kurmalı.Tek taraflı sevgi uzun vadeli olmaz, başlamadan bitebilir.

FUTBOL KATLİAMI

Hafta sonunda 2.Küme play-off maçlarını izlemek üzere stat stat gezdim. 2 günde 6 play-off maçı izleme fırsatı buldum. Derince stadında oynanan Arslanbey Organize – Köşklüçeşme maçının uzatma dakikalarında 3-1 lik mağlubiyeti içine sindiremeyen Arslanbeylifutbolcular, ÇayırovaGümüşspor’a yaptıkları gibi  Köşklüçeşmeli futbolculara da saha içinde tekme tokat saldırdı. Yaklaşık 5 dakika boks maçı izledi herkes.Derince Emniyeti de izledi. Bu karşılaşmanın gergin geçeceğini bildiği halde Futbol il temsilciliği ve  KASKF’nin neden önlem almadığını anlamak mümkün değil! Artık çok normalmiş gibi görünen bu olayları; güvenliğimizden sorumlu olduğu için maaş alan polisimizde izliyor hatta korkanlar karışmayanlar var. Polislik mesleği eskiden kutsal bir meslekti. Güçlünün yanında değil mağdurun yanındaydı. Derince’deKöşklçeşmespor’un düştüğü durumdan daha çok polisin çaresiz kalışına üzüldüm.

Bu yazı toplam 1001 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Güven Çağlayan Arşivi