Kalp idare etmez!

Kalp idare etmez!

Kalp damarları belli bir oranın üzerinde tıkanmış ve ameliyat gerektiriyorsa ertelemeyin. Minimal invaziv yani küçük kesi cerrahisi ile kalp ameliyatları sadece 4 santimlik bir kesi ile yapılabiliyor.

Hastaların tek tek değerlendirilip ameliyat için en faydalı rotayı belirmenin oldukça önemli olduğunu vurgulayan Altınbaş Üniversite Hastanesi Medical Park Bahçelievler Kalp ve Damar Cerrahı Prof. Dr. Barış Çaynak, kalp ameliyatlarında minimal invaziv yöntemin kişinin üzerinden ameliyatın tüm yükünü aldığını söylüyor. Prof. Dr. Barış Çaynak, kariyeri veya özel planları yüzünden ameliyatını erteleyenlere de önemli bir mesajda bulunuyor: “Minimal invaziv yöntemle yapılan ameliyattan sonra hastalar 4'üncü günde taburcu olabiliyor ve bir hafta içerisinde günlük rutinine dönebiliyor.”

AMAÇ GÜNÜ KURTARMAK DEĞİL ÖMÜRLÜK İŞ YAPMAK

Altınbaş Üniversite Hastanesi Medical Park Bahçelievler Kalp ve Damar Cerrahı Prof. Dr. Barış Çaynak: ”Göğüs ağrısı, çabuk yorulma, merdiven çıkarken kola veya çeneye vuran ağrı gibi şikayetlerden sonra doktora gidildiğinde hasta bazı tetkiklerden geçiriliyor. Öncelikle eko, efor, kan testi gibi az travmatik testler yapılıyor. Test sonuçları damar tıkanıklığını gösteriyorsa veya damar tıkanıklığından şüphelendiriyorsa, kişiye anjiyo yapılması gerekiyor. Çünkü kalp anjiyosundan başka hiçbir test damarları göstermiyor. Kalbi besleyen damarlarda belli bir seviyenin üzerinde tıkanıklık varsa ilaçla tedavi edilemiyor. Kişinin kalbine ya stent takılması ya da ameliyat yapılması gerekiyor. Bizim amacımız bir tedavi planlarken günü kurtarmak değil, ömürlük iş yapmaktır. Bu nedenle ameliyat kararı kişiye özel verilmelidir. Genellikle insanlar açık kalp ameliyatlarındaki kocaman yaradan, göğüs kemiğinin açılmasından korkuyorlar. Fakat kalp ameliyatları artık çok daha küçük kesilerle yapılabiliyor. Minimal invaziv yöntem ile açık kalp ameliyatında yapılan işlemin aynısı yapılıyor. İşlem özel bir teknikle ve küçük bir kesiyle yapıldığı için ameliyatın yükünü kişinin üzerinden alıyor.”

 

AMELİYAT ÖNCESİ KAPSAMLI TARAMA

Ameliyat kararı verildiğinde hastalar bunu birkaç doktor ile teyit etmek istiyor. Hastalar bize: ‘Ameliyata gerek var mı’, ‘Eğer gerek varsa en iyi teknik nedir?’, ‘Ameliyatın doğrusu nasıl olmalıdır?’, ‘Hangi damarla by-pass yapmak lazım?’’ gibi sorularla geliyorlar. Biz hasta bazlı olarak değerlendirme yaparak bir yol haritası belirliyoruz. Hastanın genel durumu nedir, kalp kondisyonu nasıl, kalbin kasılma fonksiyonlarında bir bozukluk var mı, kalp kapaklarında bir bozukluk var mı diye kontrol ediyoruz. Akciğer, böbrek, iç organlar ve beyin dolaşımı ameliyat öncesinde kontrol edilerek hasta ciddi bir kontrolden geçiriliyor. Bu tetkikler sonucunda ameliyatı hangi teknikle yapacağımıza karar veriyoruz. Hastaların birçoğu ameliyatlarını minimal invaziv yöntemle yani daha küçük kesiyle yapılıp-yapılamayacağını merak ediyor. Her hasta minimal invaziv yönteme uygun olmuyor. Anjiyo ve genel sağlık durumu mutlaka kontrol ediliyor ve ameliyatın hangi yöntemle yapılacağı belirleniyor.

 

‘SONRA AMELİYAT OLURUM’ DEMEYİN!

Altınbaş Üniversite Hastanesi Medical Park Bahçelievler Kalp ve Damar Cerrahı Prof. Dr. Barış Çaynak: “Minimal invaziv yöntem ile göğüs kemiği açılmıyor, sol göğüs altından 4 santimlik bir kesi ile ameliyat gerçekleştiriliyor. Sadece tek damar hastalarına değil, kalbin ön duvarlarındaki bütün damarlara bu teknikle by-pass yapılabiliyor. Bu nedenle mutlaka anjiyoyu görüp ona göre karar vermek lazım. Ameliyat her zaman bu işte altın standarttır. ‘Kalbim anjiyo ile açılabildiği kadar idare etsin, sonra ameliyat olurum’ gibi düşünceler yanlıştır. Anjiyo sonrası ameliyat kararı alındıysa ameliyat olmak en doğru karardır. Fakat ameliyat olmadan önce klasik kalp ameliyatları dışında ne yapılabilir diye araştırmakta fayda var.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.