Siyasi Partiler 15 yıldır bir araya gelip bir anayasa yapamadılar.

halka karşı bunu çok istiyormuş gibi görünüyorlar.

Gerçek de istemiyorlar, istemiş olsalar bir günde biraraya gelip yaparlar.

Maaşlarını arttırmak için bir günde mecliste biraraya geliyorlar.

Mevcut olan bu 12 Eylül artığı darbe anayasası başta hükümetin diğer partilerin istediği en ideal yasadır.

Ben diyorum ki, halkı özgürleştirebilecek, mutlu edebilecek, zenginliği, kardeşliği oluşturabilecek bir anayasa bu meclis yapamaz!

İşlerine gelmez böyle bir anayasa yapmazlar.

Böyle bir anayasayı halk ve halkçı insanlar yapabilirler. Özgürlükden ve eşitlikten yana olmayanlar özgürlükçü bir anayasa yapmazlar.

O zaman Türk, Kürt, Alevi, Sünni, şu-bu demeden bu ülkede şyaşayan herkes el ele gönül gönüle verip biraraya gelmeli.

Ve böyle bir  anayasanın çalışmalarına başlanmalı.

Maddeleri az ama öz olan bir anayasa.

Benim nacizhane bu konudaki önerilerim şunlar; Herkesin karnını doyuracak kadar yiyeceği olsun.

Herkesin örtünebileceği, giyeceği olsun, Herkesin işi olsun, herkes çocuğunu yüksek okula gönderebilsin.

Herkesin sağlıklı bir şekilde barına bileceği evi olsun.

Hukuk, adalet ve sağlık herkese eşit dağılsın vs vs...

Benim bu önerilerime en başta sermaye sahipleri, hükümet, şeyhler, ağalar, aşiret reisleri karşı çıkarlar.

Deli deyip belkide beni bir tımarhaneye kapatırlar.

Bugüne kadar hep doğru söyleyeni dokuz köyden kovdukları gibi belki beni de sürgün ederler.

Ülkem hakkındaki bu fikirlerimi şimdilik yazarak ifade ediyorum.

Önümüzdeki ilk seçimde milletvekilliğine aday olacağım o zaman fikirlerimi halka meydanlarda anlatmaya çalışacağım.

Bu halkın beni vekil yapacağına da %100 inanıyorum.

Kim ne derse desin, nasıl düşünürlerse düşünsünler bu ülkenin özgürleşmesi, emperyasilt baskısından kurtulması gerçek bir halk demokrasisinin olması benim gibi düşünenlerin sayesinde olacaktır.

Ülke olarak ağlayacaksak hep beraber, güleceksek de hep birlikte güleceğiz.

Zenginliği de, fakirliğide adaletli bir biçimde paylaşacağız.

Bu konularda bu ülkede yaşayan herkesin sorumluluğu olacaktır.

Cahilliği, feodalizmi, gericilği, sömürüyü hep birlikte ortadan kaldıracağız. Bu ülkede halkın bugünki  siyasi iktidardan mevcut devletin adaletsizliğinden, kurtuluşun tek yolu var.

O da halkın birleşmesi...!

kardeşlik de ve barış da ben halkımı iyi tanırım hepimiz en küçük bir sözde hemen coşarız.

Yeter ki birine güvenelim.

Onun için canımızı veririz.

Bu konuda güzel şeyler söylemiş benim halkım toprakdan öğrenen kitapsız bilendir!

Hoca Nasrettin gibi ağlayan Bayburtlu zihni gibi gülendir diyor.

Toplumda her çeşit insan olur. Bir kilo makarnaya, bir ton kömüre hatta yüz liraya rey  veren insanlarda olur.

Bunlara bakarak halka olan güvenimizi sarsmamalıyız.

Ben bu ülkenin bir insanı yurttaşı olarak beynimi yüreğimin kepenklerini herkese açtım.

Çünkü ben özgürleştim. Benim yüreğim de herkese yer var.

Herkes yüreğini açsın komşusuna, makinanın başındaki arkadaşına kalbini açsın.

Herkes birbirini olduğu gibi kabul etsin, güvensin halk olarak buna çok ihtiyacımız var.

Kimse kimsenin giyimine fikirine karışmasın