Ballıkayalar Milli Parkı bölgemizin saklı cenneti olarak bilinir.

Her mevsimde vadi güzeldir.

Marmara Bölgesi dağcılarının uğrak yeridir.

Yaz günlerinde insanların serinlemesi için, nefes alınabilecek mesire yeridir.

Haftasonları insanlar eşleri, çocuklarıyla birlikte stres atmak için ideal bir yer...

Bu güzel doğa harikası zaman içerisinde kötü kullanıldı.

1990’lı yıllarda bazı sanayi kuruluşları, kimyasal atıklarını vadiden akan temiz suya bıraktı.

Bu yüzden canlı türleri yok edildi.

Asuman Fazlıoğlu, Ballıkayalar için çok uğraş verdi.

DSP’li Çevre Bakanı Fevzi Aytekin zamanında Ballıkayalar Milli Parkı en parlak dönemini yaşadı.

AKP İktidarı ile birlikte Ballıkayalar günah keçisine dönüştü.

Bazı gazeteler içki içilmesini bahane ederek Milli Parkı hedef gösterdi.

Şimdi ise Ballıkayalar için yeni bir proje tartışmaya açıldı.

DSİ ile İSU Müdürleri 30 Ekim’de bir araya gelip Gebze Bölgesi’nde iki yeni gölet yapılacağını açıkladı.

Bunlardan bir tanesinin muhtemelen Ballıkayalar vadisine yapılacağı söyleniyor.

Bu durum eğer doğruysa, Devlet Su İşleri Müdürlüğü’nün elinde 1990’lı yıllarda hazırlanan raporlar olduğunu hatırlatmakda yarar var.

Dönemin Kocaeli Valisi Merhum İhsan Dede’ye Ballıkayalar’da neden su göleti yapılmadığını sormuştum.

Aldığım cevap, zeminin su tutmaya uygun olmadığı yönünde olmuştu.

Su göleti  yerinin seçiminde birçok sakıncalı durum var.

Bunlardan birkaç tanesini hatırlatmakta yarar görüyorum.

Ballıkayalar Vadisi’nde su kaynaklarının çıktığı noktalar tamamen kimyasal ağırlıklı sanayi tesisleri ile dolmuş durumda.

İkincisi, zeminin su tutmaya elverişli olmadığı.

Gebze’de 1990’lı yıllarda yaşanan su sıkıntısı için çözüm olarak ilk düşünülen yer, Ballıkayalar vadisi olmuştu.

Devlet Su İşleri bu alanda yapmış olduğu zemin etüt çalışmasında su tutmaya uygun olmadığı için bu proje Yuvacık’a kaydırıldı.

Bütün bunlar göz önünde bulundurularak araştırma yapılmalı.

Aksi halde yapılacak olan yatırım hem vadiyi yok eder, hem de milyonlarca liranın çöpe atılmasına neden olur.